Eşimle çok uzun zaman önce aldığmız ama bir türlü başına otorup sonuna kadar seyredemediğimiz 1900 Efsanesi'ne dün akşam bir şans daha verdik ve seyrettik. Film bittiğinde "Neden seyretmek içşin bu kadar beklemişiz ki" diye sormaktan kendimi alamadım...
Oruçlu oruçlu kafamı toparlayamadığım için bir siteden film ile ilgili yapılan en güzel açıklamayı paylaşmak istiyorum;
1900′ün veya Okyanustaki Piyanistin öyküsü diye çevrilen 1998 yılı italyan yapımı bu film hem kulağınıza hem de kalbinize hitabediyor. 1900 derken her ne kadar o yıllarda geçse de olaylar 19. yüzyılın öyküsünden bahsedildiğini sanmayın, film okyanusta doğan ve sürekli olarak denizlerde seyahat eden bir piyanistin hikayesini bizlere anlatıyor.
Çok farklı bir yaşama sahip olan bu insanın gözlerinden hayata bakmak, onu anlamak gerçekten de izleyen için çok zor. “Ayakları yere basmamak” diye bir tabir vardır bilirsiniz, bizim kahramanımız da böyle insanlardan ama hiç de “sıradan” olmayanlardan. Film, öyle bir dıştan bakış ile hayatı anlatıyor ki şaşırıp kalıyor piyanistimizin usta ellerinden çıkan enfes müzikle mest oluyorsunuz. “Kim takar Jazz’ı” diyorsunuz. (Kaynak:www.sinemablog.com)
Başrolünde Tim Roth var. Film sırf piyano sahneleri için bile defalarca izlenmeye değer. Tim Roth ise hayatının rolünü oynamış bence, bu kadar başarılı bir performans ayakta alkışlanır...
7 yorum:
Ben izlemedim bu filmi Siboşcum aklımda olsun
müzik seversen stildirektörcümb mutlaka seyret eminim beğeneceksin:)
Seçkin ve özenli bloğunuza Link Avcısı "Aslan Kadınca Bloglar Grubu" arasında link vermiştir, selamlar.
çok teşekkür ederim sevgili avcı:)
sevgiler
ben de sevmiştim bu filmi
Mükemmel bence bu film.Her karesinde etkileyen başka başka detaylar var.En güzeli de balo salonunda gece yarısı piyanoyla dansı ...
beğenmenize çok sevindim bayanlar:)
Yorum Gönder