Kendimi
bildim bileli dudak koruyucusu kullanırım. Çünkü dudaklarım –maalesef- yaz kış
çatlar. Çatlayan dudaklarımda oluşan kabukları zaman zaman koparırım.
Dudaklarım yara olur. Dudaklarım yara olduğu için ben daha çok dudak koruyucusu
kullanırım. Bu yıllardır böyle surer gider.
Alışveriş
merkezine yolum düşerse mutlaka dudak koruyucusu satın alırım. Hemen hemen
bütün çantalarımda, ceplerimde ve evin muhtelif yerlerinde dudak koruyucularım
vardır (çekmecemdeki stokları saymıyorum bile).
Bir kaç
ay önce beni, dudak koruyucumu çatlak dudaklarıma uygularken gören bir
arkadaşım “o koruyucular dudakları daha çok çatlatıyor, ben artık ruj
kullanıyorum” dedi. “Hadi canım” dedim. “Bunları üretenler kozmetik şirketleri,
bu ürünler onaylanmış, gerekli izinleri almış, üstelik birincil üretim amaçları
dudakları korumak. Böyle saçma şey olur mu?”…
Olurmuş
a dostlar. Ve ben “sazan kızı sazan” 15 yılı aşkın süredir bu petrol türevi
ürünleri kullanıyor, dudaklarımı kendi elcağızlarımla çatlatıyor, bu
kozmetiklerin içindeki kimyasalları büyük bir zevkle mideye indiriyormuşum.
Dudaklarımın bir türlü iyileşememesine mi yanayım, o kadar maddeyi gereksiz
yere yuttuğuma mı yanayım, yoksa bu kadar para döküp kazıklandığıma mı yanayım
bilemedim.
Şimdi
konuyu azıcık detaylandırayım. Benim çekmeceden çıkan stoğun fotoğraflarını
görüyorsunuz. Neredeyse hiç birinde ürünün içeriği yazmıyor. Ürün içeriği
yazmasa da ben size kısaca ilgi vereyim. Bu ürünlerin içerisinde şu maddeler
bulunuyor. Tat vermek için aroma (çilek, mentol vs), camphor, phenol (ki kimya
okuyanlar bilir, kendisi az biraz tehlikeli bir arkadaştır), citrik asit
ve/veya salisilik asit, ve diğer petrol türevleri...
Petrol
türevleri konusuna hiç girmiyorum bile. Yiyen bilir J. İşin özellikle asit
kısmı var ki asıl zurnanın “ÇAT” dediği yer orası. Bu ürünlerin içerisinde
kullanılan asitler (ki bunlar zayıf asit, mesela salisilik asit asprinin (açık
adıyla “Asetil Salisilik Asit”in) ana maddesidir) dudakları “ÇAT”latıyor. O
çatlattıkça siz daha çok asit sürüyorsunuz ve bu böööyle sürüp gidiyor.
Daha
detaylı bilgi için Associated Press tarafından hazırlanan 2006 tarihli şu
makaleye bakabilirsiniz.
Ben
artık anam babam usulü (daha çok anam usulü tabii) ruj kullanıyorum. Onda da kömür,
kurşun, alüminyum falan var ama ne yapalım. Ortalama bir kadın ömrü boyunca 2
kilo ruj yiyormuş. Kaldı 1,5 kilo...
Sevgiler…
9 yorum:
İçeriklerini okuyup öyle almalı. Ben de hemen elimdekilere baktım, yes-to-carrots bayapı iyi. %95 organik ve sertifikalı imiş. İçerik kısmı da oldukça iyi.
amanınn ben bunu bilmiyordum ki şu anda çok tırstım organik ibaresini görmeli miyiz.
gözlerim büyüdü okurken...
aynı şekilde sayısız stok, evin heryerinden çıkan dudak koruyucularla yaşıyorum. İyi oldu bu yazı.
Ürün alırken içeriğe bakmak çok önemli ama bir çok dudak kreminde içerik yazmıyor zaten küçücük birşey yazılsa bile okunmaz.Organik ürünleri kullanmak en iyisi herhalde
vay be, elbette ki haberim yoktu bu durumdan, kazıkların bazıları benim cebime de girdi, valla aydınlandım artık, satın falan almam:)))
Ooo bu çok korkunç :( Bundan sonra forever ruj o zaman :/
Gerçekten sevgili Şebnem'in yazısını okuyunca ben de çok şşaırdım ve evdeki hatrı sayılır dudak kouryucu stoğumda ne vars aiçeriklerine baktım. sonuç...felaket:( bundan sonra çok çok dikkatli olacağım
Ben de aşırı kuru dudaklardan ve ellerden muzdaribim ve özellikle kışın dudak koruyucusu kullanırdım. Yazın biraz daha şanslıydım. Ta ki yıllar önce (ki 14 yaşında falan olduğum seneydi galiba)bu döngüyü şans eseri fark edene kadar. Ailemle beraber ücra bir yerde tatil yaparken nemlendiricim bitti, yenisini alamadım. Resmen bir gün içinde dudaklarım çatlamaya başladı. Üstelik güneş kremi falan sürüyorum yani. Dedim bu işte bir bit yeniği var. Dudaklarım önce çatladı, sonra düzeldi ve bir daha da nemlendirici sürmediğim sürece aşırı bir çatlama olmadı. Özellikle yazın. Ben kışın rüzgarda falan çok dudaklarım çatlara Bebak acı badem kremi sürüyorum. Hatta yanımda da taşıyorum küçük bir kapta. Hayli iyi geliyor. Bir de Burt's bees dudak nemlendiricisi aldım organik diye. Ama içinde soya varmış, kesin GDO'ludur o diye de huysuzlanmadım değil.
Lip Smackerlar da %100 doğal içeriğe sahipmiş. Benim stok yırttı :) 2 Avon um vardı, birini attım, diğeri kısmen yırttı. Elimdeki en uzun içerik listesine sahip olan Avon :p Oriflame lerin %30'u geçemedi, diğerleri iyi. Şimdi yes-to-carrots ıma ve lip smackerlarıma geri döndüm. :)
Yorum Gönder