27 Şubat 2009 Cuma

Golden Rose ve Ürünlerin Kullanım Süreleri

Dün Shopaholic'in yorumları üzerine tam bir dazzleglass bağımlısı olarak Golden Rose Multi Color Diamonds Lipgloss almaya gittim ve (şimdilik) iki harika rengini alarak mutlu mesut evime döndüm:)(ürün yorumları daha sonra)
Bugün ise memnuniyetimin yüksek olmasından dolayı sitesine girdim ve ürünlerini incelerken şu resmi gördüm.


Makyaj ürünlerinin açıldıktan sonra ne kadar dayanacağı konusunda hepimizin az çok bilgisi vardır ama burada derli toplu görme şansımız olduğundan hemen kaydedip sizlerle paylaşmak istedim.

24 Şubat 2009 Salı

Confessions of a Shopaholic - II

Evetttttt nihayet dün akşam itibariyle uzun zamandır merak ettiğim filmi izledim. Gerçekten kitabını okuyup da filmini beğendiğim ender filmlerden biri oldu.

Isla Fisher'ın komik, neşeli tavırları harika mimikleri, kullanılan kostümler ve aksesuarlar sayesinde hem kitapta anlatılan atmosfer gerçekleştirilmiş hem de film eğlenceli ve komik bir hal almış.
Kadınların istediklerini elde etmedeki üstün çabaları ve hırsını bir kez daha izleyecek ve abartılmış da olsa filmin pek çok alışveriş sahnesinde zaman zaman kendinizi bulacaksınız.
Aslında çıkarılması gereken sonuç: "Asla ihtiyacından fazlasını alma ve asla sorunlarını yalanlar ile çözme" olsa da filmin kahramanı sonucu bile kendini lehine çevirecek ve çevresini kendine bağlayacak kadar ( ki bu sadece filmlerde olur :=) ) şanslı.
Çok fazla ağır olmasın, çerez niyetine eğlendirecek sevimli, şirin bir film izleyeyim diyorsanız bu aralar tercihiniz bu film olsun ha bir de yanınızda sevgiliniz veya eşiniz olsun ki filmden sonra "çok alışveriş yapıyorsun kimse senin kadar çok alışveriş yapmaz" diyemesin :=)


P.S. O yeşil fulardan istiyorummmmmmmmmmmm

23 Şubat 2009 Pazartesi

Biri tatil mi dedi?

Geçen hafta fazla çalışmış olmanın verdiği yorgunlukla Perşembeden işlerimi ayarlayıp Cumartesi işe gitmeyerek güzel ve uyku dolu bir hafta sonu geçirmeyi planladım. Planladım da...
Evli olmanın vermiş olduğu sorumluluk duygusu içerisinde yemek olayını halletmek için Cumadan mutfağa girdim. Bir kaç tencere yemek pişirme faslının arkasından kullandığım tencereler dolaba sığmayınca nefret ettiğim küçük tencereye aktarma işine koyuldum. Birdi, ikiydi derken son büyük tencereyi boşaltırken...tencere elimden kaydı ve...gözlerimi açtığımda tüm mutfak kıpkırmızı yağ içindeydi. halı, dolaplar, duvarlar, ben, her yer kıpkırmızı yağ ve salça karışımına bulanmıştı...
Şoku atlatıp kendime gelmem dakikalar aldı ve ağlaya zırlaya başladım temizliğe tam 3 saatlik temizlik sonrası 1 saatte de kendimi temizledim ve o yorgunlukla canım Cuma gecesini heba edip oturduğum yerde sızıp kaldım:(
Ertesi gün ise o yorgunluk geçmeden eşimin kuzeni şehir dışından sevgilisiyle gelince yeniden mutfağa girmek farz oldu tabeee...
Öğle yemeği, akşam üstü çayı, akşam yemeği ıvır zıvır derken derken bir gece önce yıkadığım halının yerine serdiğim ikinci halıya da bol şekerli bir fincan çay dökmem sonucu ikinci yıkımı da yaşamış oldum. Tabi içerde misafir, mutfakta savaş deliye dönmüş vaziyette gecenin bir yarısına kadar gitmelerini bekledim ve...yeniden gece yarısına kadar dağılan evi ve mahvolan mutfağı yeniden temizlemeye giriştim:( veeeee canım Cumartesi gecem misafir ardından ev ve mutfak temizlemekle geçti:(((((
Pazar sabahı elbette erken kalkamadım, çökmüşüm resmen. Saat 11:00 kapı çaldı ve eşim kapıyı açtığında Annemler kapıdaydı SÜRPRİZZZZZZZZZ :) :( ? !
Panik içinde hazırlanan kahvaltı ve kahve koşuşturmacasından sonra annemle alışverişe çıkıp marketi talan ettim ve akşam eve geldiğimde bırakın kendime vakit ayırmayı sadece bir duş alıp saçımı kurutmaya yetti gücüm. Saat akşamın 21:30'u iken yorgunluktan sızmışım...
Hafta sonum bitti. İyi ki de bitti. bir kaç gün daha evde kalsaydım bu talihsizlikle evi yakardım mazallah:( Yaşasın Çalışmak, Yaşasın Hafta içi...Pazartesi sendromu mu? O da ne?

ALTIN HEYKELCİK SAHİPLERİNİ BULDU!!!

Efenim dün gece itibariyle uzun süredir merak ettiğimiz Oscar Ödülleri nihayet bu yılda sahiplerini bulmuş oldu. Daha önce de burada bahsettiğim ve tavsiye ettiğim Slumdog Millionare tam 8 dalda Oscar alarak geceye damgasını vurdu.
Bu sonuca çok sevindim çünkü hak ettiğini düşünüyorum. Bu altın heykelciğe sahip olmak elbette kolay değil ancak son yıllardaki ödüllerde siyasi ve politik etkilerin hissedilmesi ile kaliteli filmlerin göz ardı edilmesi canımı sıkıyordu. Bu nedenle Slumdog Millionare'in haklı başarısını kutluyorum Şak Şak Şak Şak :)



Gelelim ödüllerin listesine.İşte 25 kategorinin en iyileri:

En iyi yardımcı kadın oyuncu: Penelope Cruz (Vicky
Cristina Barcelona)

En iyi özgün senaryo: Dustin Lance Black (Milk)

En iyi uyarlama senaryo: Simon Beaufoy (Slumdog
Millionaire)

En iyi animasyon: WALL-E

En iyi kısa animasyon: La Maison en Petits Cubes

En iyi sanat yönetmenliği: The Curious Case Of Benjamin
Button

En iyi kostüm tasarımı: The Duchess

En iyi makyaj: Greg Cannom (The Curious Case Of Benjamin
Button)

En iyi görüntü yönetmenliği: Slumdog Millionaire

En iyi kısa metrajlı film: Spielzeugland (Toyland)

En iyi yardımcı erkek oyuncu: Heath Ledger (The Dark
Knight)

En iyi belgesel: Man On Wire

En iyi kısa metrajlı belgesel: Smile Pinky

En iyi görsel efekt: The Curious Case Of Benjamin Button

En iyi ses kurgusu: The Dark Knight

En iyi ses miksajı: Slumdog Millionaire

En iyi kurgu: Slumdog Millionaire

Onur ödülü: Jerry Lewis

En iyi film müziği: Slumdog Millionaire

En iyi orijinal şarkı: Jai Ho (Slumdog Millionaire)

En iyi yabancı film: Departures (Japonya)

En iyi yönetmen: Danny Boyle (Slumdog Millionaire)

En iyi kadın oyuncu: Kate Winslet (The Reader)

En iyi erkek oyuncu: Sean Penn (Milk)

En iyi film: Slumdog Millionaire

20 Şubat 2009 Cuma

BUNLARI DA İS-Tİ-YO-RUM!!!

Bugün alışveriş krizim tuttu. Uzun süredir almak istediğim ve Wish list'imde bekleyen ayakkabımı sizlerle paylaştıktan sonra istediğim parfümleri de paylaşmak istedim. Özellikle kullananlar veya deneyip yorumlayanlar varsa yorumlarınızı merakla bekliyor olacağım.
Son zamanlarda iki parfüme kafayı feci şekilde takmış durumdayım. Biri; klasiğini sıkılarak kullandığım ama bu versiyonu ile gönlüme taht kuran Michael Kors Very Pretty, Diğer ise Viktor&Rolf'den Flowerbomb...

Türkiye'de sadece Sevil mağazalarında satışa çıkmış ve "Michael Kors Very Pretty orijinal Michael Kors parfümünün yoğun çiçek notaları ile yeniden yorumlanmış hali. Very Pretty, değişimi seven Michael Kors kadınları için yaratıldı. Yoğun turunçgil notaları kokuya sofistike bir anlam karartken, kokunun kalbinde yatan çiçek notaları feminenliği vurguluyor. Parfümün zengin içeriği lüks ve modernizm arasında bir denge kuruyor." şeklinde tanımlanıyor. Satış fiyatı 50ml 148,50 TL.






Harika bir çiçek kokusu aslında. Oldukça tatlı bir koku bunun nedeni ise seçkin ve nadide bulunan çiçeklerin sadece taç yapraklarından elde edilen esanslardan oluşmuş olması...Gerek şişe tasarımıyla gerekse içerik bakımından buram buram "lüks" kokan bir koku.Türkiye'de şu an sadece Harvey Nichols'de gördüm. fiyatı 50ml için (yanlış hatırlamıyorsam) 180 TL civarıydı.

Ben her ikisini de ayırt edemeyecek derecede çok beğendim ve tatlı koku sevenlerin denemesini şiddetle tavsiye ederim.

Confessions of a Shopaholic


Bugün vizyona giren ama takip ettiğim bir çok blokta çoktan yer verilmiş olan filmden bahsetmek istiyorum. Confessions of a Shopaholic...
Bu filmin kitabını okumuştum ancak filminden de aynı tatmini alacağımı düşünüyorum. Çünkü fragmanlardan izlediğim kadarıyla filmin kostümleri de harika üstelik tüm bayanların hoşuna gidecek mağaza manzaraları var. Eğer sevgili dostum, yegane alışveriş arkadaşım benimle buluşabilirse filme hemen bu akşam gitmeyi planlıyorum. Yorumlarımı hemen sizlerle paylaşacağım elbet.



Filmde; Rebecca neşe dolu bir genç kızdır. Alışveriş konusunda çok başarılıdır. Bir finans dergisinde okurlara hesaplı alışveriş üzerine tavsiyeler veren köşe yazıları yazmaya başlar ama bir sorun vardır: Kendisi iflah olmaz derecede bir alışverişkoliktir. Bu zaafını dergideki herkesten gizlemeye çalışır. Geçmişinin geleceğini mahvetmemesi için olağanüstü bir çaba harcamak zorundadır.

Cilt bakımı için asla "erken" değil

Bugün Sabah Gazetesi ile birlikte verilen Sabah Cuma ekinde Cilt Bakımı ile ilgili temel bilgilerin yer aldığı bir söyleşi vardı. sizlerle paylaşmak istedim.

Kırışıklık kremleri kullanmaya kaç yaşında başlamalı, günlük cilt bakımı için neler yapılmalı? ABD'li cilt bakım terapisti Laura West kozmetikteki trendleri anlattı..

* Cilt bakım ürünlerine hangi yaşta başlamak gerekiyor?
Cilt bakımına başlamak için hiçbir zaman çok erken değildir. Bir çocuk yüzünü yıkamaya başladığı andan itibaren, temizleyici ürünler kullanmaya başlamalıdır. Tabii kırışıklık kremlerinden bahsetmiyorum. Ama bir temizleme ürünü ve özellikle de güneş koruma ürünü kullanmaya başlaması çok önemli.

* Tabii yaş ilerledikçe kullanılan ürünler de değişiyor...
Sonuçta cilt, yaşayan ve değişen bir organ. Ne yediğimiz, ne içtiğimiz, havanın soğuk ya da sıcak olması gibi iç ve dış etkenler, cildimizde farklı sonuçlara yol açıyor. Cildin kuru, yağlı, sivilceli ya da tahriş olması bu etkenlere bağlı gerçekleşiyor. Bu durumda da cildinizi tanımanız ve doğru ürünü kullanmanız gerekiyor. Aksi takdirde, cilt her geçen gün daha kötüye gidiyor.

* Bazı dermatologlar aslında yediklerimizin cilde etkisi olmadığını söylüyorlar.
Bu konuda birçok söylenti dolaşıyor. Yediğiniz bir çikolata, illa cildinizde sivilce yapacak diye bir kural yok. Ama yediğiniz çikolata, stres gibi etkenlerle birleşince sivilceye sebep olabilir. Cips, çikolata gibi yiyecekler, farklı etkenlerle bir araya geldiğinde cildi etkiler.

* Sigara içen kişilerin ciltleri neden daha sarı oluyor?
Çünkü nikotin, hücrelere giden oksijeni bloke ediyor. Bu da cildin pembe, taze görüntüsünün kaybolmasına nende oluyor. Daha soluk ve daha sarı bir cilt ortaya çıkıyor. Sigara için, 'Cildin en büyük düşmanı,' diyebiliriz.

* Günlük cilt bakımı için neler yapmalıyız?
Bunun için üç aşama var: Temizleme, koruma ve nemlendirme. Korumadan kastım, güneş koruma ürünleri. Birçok kişi kış diye güneş koruma ürünü kullanmıyor. Oysa güneşin doğduğu andan, battığı ana kadar güneş ışınları cilde temas eder ve serbest radikallere ve lekelere yol açar. Bundan korunmak için hava ne kadar soğuk da olsa, dışarıda hiç güneş yok gibi gelse de mutlaka bir koruma ürünü kullanmak gerekiyor. Akşamları ise yatmadan bir nemlendirici sürmek şart.

* Göz altı kremi kullanmaya kaç yaşında başlamalı?
20-25 yaş arası bunun için ideal. Genç yaşta çok fazla makyaj yapan, pudra kullanan kişilerin yüzleri daha çabuk kurur ve kırışmaya başlar. Böyle vakalar, daha da erken başlayabilirler.

* Aydınlatıcı krem nedir?
Yaş ilerledikçe, birçok etkene bağlı olarak yüzde lekeler oluşur. Hamilelikten tutun da doğum kontrol haplarına kadar birçok sebebi var bunun. Aydınlatıcı krem de bu lekelerin gözle görülür bir şekilde azalmasını sağlıyor.

* Her yıl farklı bir meyve veya sebze popüler oluyor. Üzüm, yeşil çay gibi...
Son 15 yılda kozmetik endüstrisi inanılmaz bir gelişme sağladı. Birçok araştırma yapıldı. Eskiden içinde hayvansal ürünler olan kremler vardı. Ama bunlar kimsenin hoşuna gitmiyordu. Bu da doğaya ve bitkilere dönüşe sebep oldu; üzüm gibi muhteşem etkili ürünler ortaya çıktı.

Kaynak: http://www.sabah.com.tr.

İS-Tİ-YO-RUM

Çok uzun süredir rüyalarımı süslüyor bu Marni ayakkabılar. Beymen'lerde satılıyordu ancak sezondaki fiyatından kıyıp alamadığım için indirimi bekledim. şimdi de hiç bir yerde bulamıyorum:(((((

Toplam 4 rengi mevcut ben bordosuna taktım kafayı istiyorum işte istiyorummmmmm:(

19 Şubat 2009 Perşembe

İLGİNÇÇÇÇÇ

Google'dan ne ararken neler buldum yahu. Şu ayakkabıların ilginçliklerine bakın.













Yeni modeller

Son modellerim huzurlarınızda :-) fotolar pek net çıkmadı hepsi iş yeri koşullarında çekildiler ama foto süsleme olayına giriştim. Bundan sonra daha cicili bicili fotolar koymayı planlıyorum.

Cici Yüzükler

İşte kendi emeğim cici yüzüklerim:-)

"MİM" LENDİM - LEDİM :-)



Sevgili blog dostlarım Ebvata ve Marjo tarafından MİMlendikten sonra merak edip diğer bloglarda okumaya ve MİM'in ne olduğunu çözmeye çalıştım ve sevgili arkadaşlarımın beni ödüllendirdiğini anlayınca çok ama çok mutlu oldum.

Şimdi bu ödülü, edindiğim bilgiler dahilinde size de kısaca tanıtayım ve hemen ben de ödüllerimi dağıtmaya başlayayım;

Efenim MİM olayının 3 şartı varmış:
1-seni ödüllendiren blog yazarının linkini vermek
2-bu ödülü başka 7 blog sahibine linklerini vererek göndermek
3-seçilen blog yazarlarını durumdan haberdar etmek.

Sıralamanın hiç bir şekilde bir anlam ifade etmediğini ve rastgele sıraladığımı belirterek başlıyorum:-)

Caramelize edilmiş şirine; Caramel
MUA'lara taş çıkartan becerikli Ebvata
Araştırmacı gazeteci Marjo
Yazılarının hızına yetişemediğim, pembe ile özdeşleştirdiğim Hellokitty
Ürün tanımamda oldukça faydalı olan swatchları ile sevgili Vespa
Çaysever,japon kültürünün fahri gönüllüsü Serrose
Tatlı anne, Güzel insan Tuguna

Sevgiler Bayanlar:-)))

17 Şubat 2009 Salı

İlginç ve değişik parfüm şişeleri

internette gezinirken bulduğum ve hoşuma giden parfümm şişelerini uzun süredir biriktiriyordum. Bakalım beğenecek misiniz?